Türk Sineması Dünya Akademik Buluşmaları Direktörü ve Cinema of Turkey'nin kurucusu Elif Dağdeviren ile hem Türk, hem de dünya sinemasını konuştuk...
Uluslararası Moskova Film Festivali'nden yeni döndünüz, festival nasıl geçti? Türkiye sinemasının dünya sinemasıyla buluşması çok önemli. Oralarda filmlerimiz gösteriliyor ama yabancı izleyiciyle maalesef buluşmuyordu. Bunun için filmleri seçerken çok özenli davrandık. Seçtiğimiz filmler de Moskova'da çok sevildi.
Festivaller, sinema dünyasına ne katıyor? Festivallerin en önemli özelliği, sinema dünyasına yeni isimler ve yeni yüzler kazandırmasıdır. Yapımcılar; festivalde kendilerine yeni fikirler, oyuncular ve yönetmenler bulur. Fikir çok önemli!
Türk sinemasının bugün bulunduğu noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye sineması çok iyi bir noktada, daha da iyi olacak. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bu son 10 yılda sinemayla ilgili yaptığı destekler olmasaydı, bu başarı yakalanamazdı. Son beş-altı yılda dünya sineması, Türk isimlerle tanışmaya başladı. Beş yıl önce yurt dışında düzenlediğimiz festivallerde zorlanıyorduk, Türkiye sineması deyince bilmiyorlardı. Şimdi ise 'Kardeş ülke diyorlar, iş birliği yapmak istiyorlar ve saygı duyuyorlar. Nuri Bilge Ceylan, Zeynep Atakan, Erol Mintaş ve Derviş Zaim'in bize açtığı kapıların peşinden gidiyoruz.
Gelecekteki festival programınız nedir? Şimdi Antalya Altın Portakal Film Festivali'ne konsantre olacağız. Eğer bunu yapamazsak, başka birine hazır paket olarak hediye ederiz.
Yeni bir sinema filmi projeniz olduğunu duydum, ondan bahseder misiniz biraz? 'Dondurmam Gaymak'tan sonra sevgili Yüksel Aksu ile yeniden bir sinema filmi yapmayı düşünüyoruz. Olursa, çok sıcak samimi bir Ege hikayesi olacak.
SİZCE NE İFADE EDİYOR?
Aşk filmleri- Keyif Aksiyon- Adrenalin Bilimkurgu- Hayal dünyası Yeşilçam- Nostalji Gişe- Para
